• 29 Nisan 2023
  • 63
  • 0
Rehberlik
Dil Öğreniminde Oyun

Tarih boyunca oyun, insanın yaşamının bir parçası olarak görülmüş ve eski çağlardan bu yana çoğunlukla eğlence amaçlı  olarak görülse bile, askerlik ve savaş gibi hayati konuların eğitimlerinde de kullanılmıştır.

Oyun kavramı ve bu kavramın çeşitli öğrenim süreçlerinde kullanımı dil öğreniminde de önem görmüş, destekleyicileri karşıtlarından çok fazla olduğu için modern eğitim-öğretim sistemlerinde yer bulmuştur. Özellikle elektronik sektöründeki teknolojik ilerlemenin ve dijital çağın getirdikleriyle beraber 2000’li yıllardan bu yana bilgisayar, akıllı telefon, tablet ve oyun konsolları gibi farklı platformlarda oynanabilen dil öğretimi amaçlı eğitici oyunlar, eğitimde kullanılan dijital materyaller ve araçlar öğretim süreçlerinin bir parçası haline gelmiştir. Taşınabilirlik ve erişilebilirlik avantajları sayesinde dijital oyunların da özellikle küçük yaş dil öğrencileri için vazgeçilmez nitelikte olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Oyunlar, çocuklar için bir eğlence olmanın yanı sıra gerçek bir uğraşı alanı ve gelişim kaynağıdır. Öğrenim sırasında oyun oynayan ve oyun ile öğrenen çocuk, haricen başka bir enerji ve odaklanma göstermeden pekiştirdikleri kalıplar ve formlar sayesinde hedef dile maruz kalırlar. Oyuncu rolüyle birlikte aktif bir şekilde yaparak ve yaşayarak dili öğrenirler. Topluluk önünde hata yapma kaygısı olmadan doğal bir sosyal ortamda dili pekiştirirler. Oyunların evrensel niteliği ise dünyadaki her çocuk için eşit öğrenme fırsatı sunar. Oyunun doğası gereği, kültürün ve kimliğin öğrenim sürecine olumsuz etkilerinin en aza indirgeneceğini düşünmek doğru bir tespittir. Bir diğer tespit de oyunun dil öğrenimindeki motivasyona etkileridir.

Günümüzün popüler kavramlarından olan ‘hayat boyu öğrenme’ (lifelong learning) kavramı dil öğrenimi için de son derece geçerli bir kavramdır. Çünkü, kültürel ve sosyolojik olgulardan ve gelişmelerden beslenen, canlı bir olgu olan dilin öğrenimi hayat boyu öğrenme mottosuna uygun bir şekil uzun soluklu bir süreçtir.  Bu uzun süreçte oyunlar anlamlı ve yerinde kullanıldığında öğrenciyi motive eder ve sıkılmadan yol almalarına destek olur. Okuma, dinleme, konuşma ve yazma becerilerini desteklemekle beraber, dilin kullanımı için anlamlı bağlamlar oluşturur. Pekiştirilmek istenen alana yönelik olarak çeşitlendirilebilen oyunlar ile bireysel ihtiyaç doğrultusunda da dil öğrencisi kişiye özel olarak desteklenebilir. Örneğin, öğrencinin kelime bilgisini geliştirmek isteyen bir öğretmen kart oyunları (bingo, tabu..) aracılığı ile bunu sağlayabilir. Telaffuz konusunda öğrencisini desteklemek isteyen başka bir öğretmen ise Chinese Whisper, Fruit Salad, Run and Grab... gibi oyunlar ile doğru telaffuz konusunda öğrenciyi yönlendirebilir.

Sonuç olarak, geçmişten günümüze oyun kavramı hayatın içinde olmuştur ve her zaman öğretim sürecinde yerini almıştır diyebiliriz. Bugün artık oyunun dijital versiyonlarına odaklanarak her zaman kolaylıkla ulaşılabilen oyunlar sayesinde dil öğretimi ve öğrenimi de bu araçların avantajları ile donanımlı hale gelmiştir. Ancak her öğrenim sürecinde olduğu gibi dil öğreniminde de oyunun amacı ve dozu bir öğretmen gözetiminde takip edilmelidir.

 


İlginizi çekebilir!